Blog

Etkili bir insan kaynakları departmanı, işletmenizin en değerli varlığı olan çalışanlarınızı yöneterek, organizasyonel yapı sağlamaya yardımcı olur. İK departmanını birkaç disiplin oluşturur ancak İK uzmanları birden fazlasını yerine getirebilir: yetenek yönetimi, ücret ve yan haklar, eğitim ve geliştirme, uyumluluk ve işyeri güvenliği.   Yetenek Yönetimi İK departmanındaki yetenek yönetimi ekibi çok fazla alanı kapsar. Yetenek yönetimi ekibi, çalışanları işe almak, desteklemek ve elde tutmaktan sorumludur.   İK uzmanları, herhangi bir

İş hayatı içerisinde başarılar olduğu kadar başarısızlıklar ve krizler de olabilmektedir. Yaşanılan kriz anlarında, liderlerin tutumları ve attıkları adımları süreci belirleyen en önemli unsurlar olur. Bu nedenle de bir lider olarak kriz anlarını nasıl yöneteceğiniz hakkında bilgi sahibi olmasınız. Bu yazımızda, liderlerin kriz anlarını önlemek adına yapabileceklerinden bahsedeceğiz.   Kriz Öncesinde Tedbirler Alınmalı   Kriz, genellikle beklenmedik anlarda olan ve ekip içerisinde başarısızlıklar silsile olarak devam eden bir süreçtir. Bu

İş yerinizde verimliliği artırmak için iş gücünüzü etkin bir şekilde yönetmeniz gerekir. Görevleri doğru şekilde devretmek, çalışanlarınızın görevleri için eğitilmesini sağlamak ve iyi bir çalışma ortamı yaratmak, verimliliğin artmasını sağlamanın yollarıdır. Üçüncü yöntemle ilgili olarak,  iyi bir çalışma ortamı yaratmak, çalışanlarınızın motive edilmesini sağlamak, sadece artan üretkenliğin yanı sıra birçok fayda sağlayabilir.   İyi bir lider, başkalarını ellerinden gelenin en iyisini yapmaya nasıl motive edeceğini anlayan kişidir. Amacınız ister yalnızca

Hiç kimse iş yerinde “dışarıda” gibi hissetmek istemez. Çoğu insan iş arkadaşlarıyla bir bağ ve aidiyet duygusu ister, hatta birçok kişi bu samimiyeti bulmak için işlerini değiştirmeye isteklidirler. Hemen araştırmalara bakalım: Kendini ait hisseden çalışanların, kendilerini dışlanmış hissedenlere göre işlerinden ayrılma olasılıkları %50 daha azdır.   Sonuç olarak, birçok şirket ekip üyeleri arasında ilişki kurulmasına özen göstermeye başlıyor. Peki, çalışanlar arasında bağ kurmaya yönelik çabalar gerçekten işe yarıyor mu? Yoksa

Günümüzün işyeri ortamları hiç olmadığı kadar yoğun. Bir yandan, çalışanların e-posta ve çeşitli iletişim uygulamalarıyla her zamankinden daha fazla dikkati dağılıyor bir yandan da zamana dikkat çok yüksek hale geldi.   Bir de şirketler, çalışanların toplu halde farklı şirkete gitmesi gibi, şimdilerde Amerika’da “Büyük İstifa” olarak bilinen benzeri görülmemiş bir olayla da uğraşıyor. Şirketler, çalışanların katılımını sağlamak ve elde tutmak için mücadele ederken, aynı zamanda insanların mümkün olduğunca üretken kalmasını