2021 için Bilmeniz Gereken 4 İK Trendi

2020 yılı içinde, pandemi döneminin neden olabileceği aksaklıkları çok az insan tahmin edebilirdi, bu durumun etkisi önümüzdeki yıllara kadar devam edecek. Görmeyi beklediğimiz 2021 İK trendlerinin tümü, salgınla ve bunun yeni çalışma dünyasını nasıl yeniden şekillendireceğiyle ilişkilendirilebilir.

1. Uzaktan çalışma ve öğrenme

Uzaktan çalışma ve ofislere dönme sorununun uzun vadede ne kadar kafa karıştırıcı olabileceğini anlamak için yalnızca birkaç istatistik yeterlidir. Uzaktan çalışan yöneticilerin %82’si, çalışanların odaklanması ve üretkenliği konusunda endişeli, ancak çalışanların %98’i, kariyerlerinin geri kalanında en azından haftanın birkaç günü evden çalışma seçeneğini istiyor.

2021’de muhtemelen orta yolu bulmak ve herkes için işe yarayan uzaktan çalışma sistemi yaratmak gerekecek. Bunun olması için düzeltilmesi gereken birkaç problem var.

Uzaktan çalışmanın birçok çalışan avantajı vardır. Esnek programlar, işe gidip gelirken harcanılan zamanı ortadan kaldırmak ve sevdiklerinizle geçirebileceğiniz daha fazla boş zaman, avantajlara örnek olarak gösterilebilir. Yani teorik olarak, evden çalışmayı destekleyenler, üretkenlik ve odaklanma konusuna ikna edebilirlerse, herkes mutlu olacak, değil mi? Pek değil.

Beş İK yöneticisinden dördü, uzaktan çalışmaya geçişin, çalışanların ellerinden geldiğince çevrimiçi ve erişilebilir olma baskısı hissettiklerine inanıyor. Evde çalışan insanlar, karantinadan sonra her ay ortalama 28 saat fazla çalıştılar. Ayrıca, pandemiden sonra daha fazla kişinin hafta sonları iş arkadaşlarıyla iletişim kurduğunu gösteren Microsoft ekip verilerine baktığımızda, liderlerin ve çalışanların iş ve yaşam arasında sınır oluşturmada ne kadar zorlandığını görmüş oluyoruz.

Tamamen uzaktan çalışma yaklaşımını tercih edenler, çalışanlar için teknoloji ve ekipman ihtiyaçlarını göz önünde bulundurmak zorunda kalacaklar. Eğer hafta ev ve ofis arasında bölünecekse, çalışan ulaşım maliyetleri buna göre hesaplanmalıdır.

Ekip bağlılığının azalması, uzaktan çalışanlar yöneticiler için bir başka önemli endişe olmuştur (% 72). İletişim ve işbirliği, uzaktan çalışanlar için ilk 3 mücadelede yer almıştır. 2021 için büyük soru muhtemelen şu olmalıdır: Yüz yüze bir araya gelemesek de nasıl buna yakın oluruz?

Ekip içi etkileşim uygulamalarını aktif şekilde kullanmak ve çalışanların evlerine küçük hediyeler göndererek onlara somut şekilde şirket varlığını hissetirmek bu sorunun üstesinden gelmeye yardımcı olacaktır.

Göz atın:

2. Çeşitlilik, eşitlik ve kapsayıcılık

Muhtemelen şirket içi çeşitlilik son birkaç yıldır trendler listesindeydi ancak 2020’nin çeşitlilik etrafındaki bir dizi meseleye ışık tutmasıyla birlikte, 2021’in çeşitlilik, eşitlik ve kapsayıcılık için en büyük yıl olmasını bekliyoruz.

Dünya Bankası’na göre, iş yerlerinde cinsiyet eşitliği küresel ekonomiye 120 trilyon sterlinlik bir yardım sağlarken, McKinsey şirketi, ekiplerdeki daha fazla cinsiyet ve etnik çeşitliliğin karlılığı sırasıyla %21 ve %33 artırabileceğini ortaya koydu.

2021’de İK liderleri, şirket içindeki düşünce çeşitliliğini artırmak için çalışanların iş deneyimleri, kişilikleri, yaşları, eğitimleri, cinsiyetleri gibi özelliklere dikkat etmelidir. Şu anki durumu saptamak için bir analiz faydalı olacaktır. İhtiyacınız olan kişiye ulaşmak için bizimle (Pratik İnsan Kaynakları) iletişime geçebilirsiniz.

3. Çalışan ruh sağlığı

2021’de çalışan refahına maksimum enerji harcamak şirketler için şart oldu, 2020’nin zorlukları ve hayal kırıklıklarından sonra bu konu üzerinde zaman harcamak şirketler için çok yararlı olacaktır çünkü çalışan refahı özünde üretkenlikle bağlantılıdır.

2021’de çalışan refahı uygulamalarının kullanımında bir artış göreceğiz. Bu uygulamalar, insanların ruh halleri, uyku ve genel sağlık durumlarını izlemelerine yardımcı olurken, bu konularda onlara koçluk ve rehberlik etme içeriği de sunar.

2021’de üzerinde durulması gereken bir diğer konu da çalışan gelişimine odaklanmak. WeForum araştırmasına göre, yöneticilerin %65’i uzaktan çalışanlara yüz yüze katkı gösteremedikleri için endişeleniyor. Bu korkuları hafifletmenin en iyi yolu, çalışanları yeni beceriler geliştirmeye ve öğrenmeye yönlendirmek, onlara değer verildiğini ve şirketteki gelecekleri için bir vizyon olduğunu göstermektir.

4. Veriye dayalı stratejiler

2021’de İK ekipleri, kararlarını verirken önceliği verilere verecekler. Daha fazla çalışan uzaktan çalışacak ve bu, İK ekiplerinin şirket kültürünü aşılama, doğru kişileri işe alma ve onlara üretken ve mutlu olmaları için gerekli araçları verme gibi zorluklarla karşılaşacağı anlamına geliyor. Bunlar için çözüm içgüdüsel değil verilere dayalı olmalıdır.

Bütçeler değişiyor, iş gücü değişiyor. İK ekipleri  alışkanlıkları, çalışanların hangi araçlardan faydalandıkları ve verilerin ortaya çıkardığı her şey hakkında daha fazla bilgi edinmek için mevcut verilerden yararlanacak. Uzun soluklu stratejilerde veriler ön plana çıkacak, 2020’de herkes için yeni olan durum, 2021’de doğru stratejileri oluşturmaktan başka şans bırakmıyor. Verileri anlamak ve doğrulamak 2021 için atacağımız ilk adım olmalı.

 



Bir cevap yazın