Pandemi Sonrasında da Uzaktan Mülakata Devam Etmemiz için 3 Neden

Mülakatlar neredeyse tamamen ‘’uzaklaştı’’.  Bazı yöneticiler bunun geçici olduğunu düşünse de,  aslında işe alım geleceğinin bundan ibaret olduğunu yapılan araştırmalar da kanıtlamış oldu.

Pandemi başladığında, şirketler bir noktada başlarını eğmeye ve belirsiz bir ekonomik ortamı atlatmaya odaklandılar. Çoğu kişi için bu, işe alımda geçici bir dondurulmuş zaman anlamına geliyordu. İşler çözüldükçe işe alma geri geldi; ama bu sefer ‘‘uzaktandı’’.

Bir Gartner anketi, COVID-19 salgınının ikinci ayında “kuruluşların %86’sının adaylarla görüşmek için yeni uzaktan mülakat araçları kullandığını” belirtti. Yeni mülakat araçlarını entegre etmeye yönelik bu mücadele, bazıları için kafa karıştırıcıydı; ancak teknik taraftaki işe alımlarda, bu tamamen bir fırsattır. Yüz yüze etkileşimi hala takdir ediyor ve istiyor olsak da, uzaktan görüşmelerin dijital doğası da çok fayda sağlıyor. İşte bunun üç nedeni:

 1. Daha Az İş; Daha Fazla Veri

Pandemiden önce veriler, mülakatların arka planındaydı. Aktarılan bilgilerin çoğu ya işe alım yapan kişinin zihninde ya da notları aracılığıyla yaşıyordu. Birçok veri, manuel olarak giriliyordu.

Günümüzde tüm süreç dijital, bu da çok daha fazla verinin otomatik olarak yakalanması ve artık kullanıma sunulduğu anlamına geliyor. Uzaktan mülakatları gözden geçirmeyi çok daha kolaylaştıran araçlar ve video kayıtları var.

Bu, işe alım uzmanlarının yazmaya daha az, adayın becerilerini dikkatlice tartmaya daha fazla zaman ayırmaları anlamına gelir. Dijital olarak başlamak, tüm verileri önümüze serer ve en bilinçli kararı vermemizi sağlar. Verileri karanlık noktada tutmak yerine, her şeyden ön planda tutmamız gerekir. Uzaktan mülakatlar artık bir CV’den daha zengin.

2. Coğrafi Esneklik

Özellikle şirketlerin teknoloji tarafında (IT gibi)  yetenek sıkıntısı olduğuna şüphemiz yok. Tüm teknik pozisyonların yalnızca %60’ı doldurulabiliyor. Yüz yüze görüşmelere bağımlı olduğumuzda, aslında yetenek havuzumuz da oldukça kısıtlı hale geliyor.  Zamanla teknoloji rollerinin de daha önemli hale gelmesiyle, artık teknoloji işe alımları hakkında sadece yerel kalamıyoruz.

Aslında pandemi, coğrafi olarak farklı yerlerde yeni yetenek havuzları yarattı. Artık herhangi bir yerden herhangi birini işe almamız çok daha ‘normale’ döndü. HackerEarth’ın 2020 İşe Alım Durumu Raporu’na göre işe alım yöneticilerinin %50,6’sı, lojistik esneklikleri nedeniyle uzaktan mülakatların faydalı olduğunu söylüyor. Ayrıca %40,4’ü önemli ölçüde zaman zaman kazandıklarını ve zaman maliyetini azalttıklarını söyledi. Şu anda yürütülen tüm uzaktan yazılımcı görüşmeleri, temelde konumdan bağımsız olarak en nitelikli adayların işe alınması sorununu çözüyor.

Artık her yerden çalışabilecek ve incelenebilecek daha büyük bir teknik yetenek havuzu var ve onları uzaktan değerlendirmek de yeni araçlarla birlikte daha kolay hale geliyor. Aslında, işe alım uzmanlarının %30,7’si uzaktan işe almanın yetenek hunilerini artırdığını söyledi. Küresel iş gücü uzaktan çalışmaya daha da alıştıkça, bu, uzaktan mülakatların önümüzdeki yıllarda işe alma sürecinin bir özelliği olacağı anlamına geliyor.

 3. Azaltılmış Ön yargı

İşletmelerin %57,6’sı 2020’de işe alım yaparken ‘’kurumiçi çeşitliliğe’’ ekstra önem verdi. Adaylarla yüz yüze görüşmeyi sevmemize rağmen, ilk izlenimler çoğu zaman kasıtsız olarak çeşitliliği sınırlayabilen kişisel ön yargılarla dolu olabiliyor. İşe alım ekipleri ve işe alım yöneticileri, “Looking Glass Merit” olarak adlandırılan şekilde ‘kendi geçmişlerini’ yansıtan adayları tercih etme eğilimindedir.

Neyse ki, uzaktan görüşmeler/mülakatlar, vücut dili gibi şeyler üzerinde gereksiz bir etki yapmadan girdi sağlayan ayrı bir katman ekler. KOBİ’lerdeki işe alım görevlilerinin %10,2’si bilinçsiz ön yargıya meydan okumanın hala önemli bir nokta olduğunu söylerken, işe alım yöneticilerinin %13’ü görüşme sürecinde ön yargıyı ortadan kaldırmaya yardımcı olan değerlendirme araçlarını özellikle seçiyor.

Bu problemle mücadele etmenin bir yolu da uzaktan görüşmeler sırasında kişisel olarak tanımlanabilir bilgileri maskelemektir, böylece bir adayın yetenekleri kendi adına konuşabilir.

Bu, adayın ismi, cinsiyeti, akademik geçmişi vb. şeylerin görüşme sırasında gizlendiği anlamına gelir, bu nedenle görüşmecinin bir aday hakkındaki izlenimi yalnızca yeteneklerine dayanır.

Uzaktan Görüşmenin Geleceği

Aşının yaygınlaşması ile normal hayatımıza dönsek ve bununla beraber işler de “normale” dönmeye başlasa bile, eskiden nasıl işe alım yaptığımıza bakmayacağız. Kaçınılmaz ki yüz yüze görüşmek için adaylarla zaman zaman bir araya geleceğiz ancak daha iyi bir görüşme deneyimi için kesinlikle dijital görüşme araçlarını kullanmaya devam edeceğiz.

Şu anda, teknoloji işe alımları her zamankinden daha rekabetçi ve coğrafi olarak bağımsız, bu nedenle mülakat sürecini adaylar için olabildiğince rahat ve esnek hale getirmemiz gerekiyor. Sonunda, uzaktan mülakat, şirketi ve adayı zamandan kurtarır ve daha da önemlisi dijital görüşmeler, yüz yüze görüşmelere göre ön yargıyı önemli ölçüde sınırlamaya olanak tanır. Bu daha objektif görüşmelere ve yöneticilerin yalnızca yeteneklerin önemli olduğu en iyi teknoloji ekiplerini oluşturmalarına yardımcı olur.